Falân + Filân - Fülân

Filan

Özetleyeyim efendim:

Aslan emektar ile kaya kaya ulaşılan mesai.
Dersler boyunca dışarı göz kaçırıp ha bire yağan kara dalış. İçin için seviniş. Dıştan dışa çaktırmayış.
Mesai sonrası eve koşuş.
Yağdıkça yağmış olan kara hasretle dalış.

Kapı önünü pırıl pırıl kürüyüş.
Sobanın külünü alış, kömür ekleyiş, ateşi veriş.
İki saat içinde yeniden dolan karı kapı önünden atış.
Tutulan bele, kalkmayan omuzlara, üşüyen ayaklara aldırış etmeyiş.
"Sen kaşındın" taşını duymayış.

Devam edeyim mi efendim?
Malum özet dedik o bakımdan.

Kara bata çıka otobüs durağına tırmanış.
Filan...

Falan

Bugün için özetleyeyim efendim.

Sabah cami cemaati ile çıkılan mesai koşuşturmasında emektar ile bolca kayış, kara saplanış, debeleniş, felah buluş...

Niye tatil olmadı sohranmaları arasında okulda toplanış.
Sivil ve itaatsiz ders işleniş.
Arada tüpten zehirlenen birader için hastaneye koşuş.
Ana caddeler dışındaki her yer için serzeniş, sayın ilgililere acayip kızış.

Eve dönüş.
Tulumlarla sobaya giriş. Kül alış. Kömür atış. Ateşleyiş.

İhtiyarların gönlünü alış...

Sayın ilgililere hâlâ kızış...

Kara bakış.
Beyaz düş.

Fülân

İster misin Doktor bir özet daha geçeyim?

"Falan" ve "filan" ile avunmadı yüreğimiz.
Bilsen Doktor kar nasıl yağıyordu çiçeklerin, çocukların, kuşların üzerine?
Bilsen?

Hem Doktor kar ile besmele aynı ahenkle yağıyor üzerimize.
Ne güzel bir yağış o, ne hoş bir lütuf o, ne...

Doktor, tavafa duruyor karlar.
Anne duaları arasında her bir kar, amin kar, kar amin, amin.
Doktor dünya şükür vaktinde.

Kar "Eline bavulunu alışı yollara koyuluşu yok mu" tadında yağıyor Doktor.
Ve Doktor:

Elhan-ı Şita'dan beri böyle kar görülmemiştir diyen sese selam diyor kar.

Ben konuşmasını bilmem Lili