Birçok eserini okumuş olmakla birlikte "olmazsa olmaz" bir yazar diyemem. Bunu bir çok noktadan dile getirebilirim; bazıları zan çerçevesinde kalır, o sebeple "ne gerek var şimdi" diye geçiştiriyorum.
Kim bu yazar?
Orhan Pamuk.
Peki durduk yere güzel, karlı bir kış gününe bu ismi taşımak nereden icap etti?
Bir kitap hikayesinden.
Yazarların olduğu gibi kitapların da bir serencamı var. Cevdet Bey ve Oğulları'nın hikayesi bunlardan birisi.
Şöyle:
Orhan Pamuk roman yazmaya başladığında 22 yaşındaydı. Dört yıl sonra 1978'de ilk kitabını bitirdi; Karanlık ve Işık. Daha sonra adını Cevdet Bey ve Oğulları olarak değiştireceği roman altı yüz sayfayı aşkındı. Roman basıma hazırdı ama basmaya yanaşan yoktu. Milliyet Roman Yarışması'na katıldı, birinciliği aldı, fakat yine basılmadı. 12 Eylül gelmişti üstelik. Kitaplar soruşturmaya uğruyordu. Yazımından dört yıl sonra Orhan Pamuk eşi Aylin'le bir ilan verdi gazetelere 'Ödül almış kitap satılıktır!!!' Ama yine de yayınlamak isteyen çıkmadı. Kitap sonunda 1983'te basılabildi ve çok okundu.
Ali Emiri Efendi'nin ruhu şad olsun. İbnül Emin'in, Babanzade Naim'in, sair kitap kurtlarının ve ayaklı kütüphanelerin... İçimize serptikleri "kitap" heyecanı ile "Yüzüncü Ad"ı içeren kitabı arıyoruz sanki.
Var mı alan?
Satılık Kitap
13 Ocak 2013 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder