Parlak ve uzun ve sivri burunlu ayakkabısına bakıp gülüyorum.
O da gülüyor.
"Kiraya vermeyi düşünüyor musun?" diyorum.
"Neyi?" diyor.
Burnumla ayakkabılarını gösteriyorum.
Gülüyor.
Ben de gülüyorum.
"Kamburunu çıkartmadan yürü" diyorum.
"Orijinali böyle" diyor.
Cevabı hoşuma gidiyor.
Dik duramasa da dik veriyor cevapları.
"Dayı mısın?" diyorum.
"Estağfirullah" diyor.
"Hangi diziden düştün buraya?" diyorum.
Tespihi düşüyor.
Cebi çalıyor, melodi Kurtlar Vadisi.
İçinde Göktürklere değin yol uzanıyor.
Kırık bir yol...
"İmaj" diyorlar.
Havsalama sığdıramıyorum.
4 Mart 2011 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder