9 Mart 2012 Cuma
Sınırlar
Şerha şerha yüreğim.
Uzamsız, zamansız, buudsuz...
Hangi sınırdan yürüsem bir sınıra çarpıyorum. Haddini bil diyor korkular. Heyecanlar, dar alanda kopan tufanın eleğimsağması. Labiretin duvarlarında yürekten izler. Durmadan toslayış. Bir daha. Daha. Daha.
Eller yordamsız.
Bir ulaşsan kapıya, bir göğe kaldırabilsem başımı, bir bulut, bir dağ yakalasa beni ne toprağın karası ne ekinin sarısı benimle olamayacak.
Şimdi mahpus kareler.
Mahpus bütün şekiller.
Keşke taraçalarla yoğrulsaydı ruhum.
Düz bir satıh hapsinde olmadım hiç olmazsa.
Baktığım yer düz.
Düpedüz.
Sonsuz düz ve bir eğim hasreti sınırlarda.
Parsellenmiş aşklarım. Kimisi cüretkar kimisi fazlasıyla ketum. Her birinde göz yaşlarından bir iz.
Zorbalarla yaşamak durmadan sınırlar çizmektir.
Şerha şerha yüreğim.
Uzamsız, zamansız, buudsuz...
Etiketler:
Sınırlar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder