Her şeyin darasını almak hevesindeki bizler, kelamın haysiyetine niçin ardımızı döneriz?
Kelime, semt pazarının akşama devrilen atığı mıdır?
Asla.
Bir kelime bin şahsiyettir.
Dolu dolu yaşamak deniyor ya işte odur kelimenin dilimize kattığı kekremsi tat.
Aşkı aşk kılan kelimedir; başımız üstünden göğe devrilen umut...
Bakış susuştur; kelime isyan.
Küt küt vuran kalp değil seslerin ete kemiğe bürünmesidir. Kelime diye büyütülen nazenindir dimağımızdaki.
Vay bize çöle yakıştıramadık vahayı.
Vaha dedik ağzımızın kenarında tuz.
Tuza bandık kelimeyi.
Şimdi içi boşaltılmış bulutun limana sığınan esrikliğiyiz.
Kelime kelime ölmek diye kocuyoruz yaşamak adına.
Zeyl: Kendime bir kelime büyütüyorum göğsümde: Münacaat...
Münacaat şiire düşüyor:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder