Social Icons

27 Kasım 2012 Salı

Sırda güzeldi


Aşk bir sır idi.
Sırda güzeldi.
Bilirdik ki bir delikanlı ikindi güneşine benzeyen aşk yanmaları ile her gün yunmaktadır.
Beti benzi ele verirdi susan dilini, çırpınan kalbini.
Ve aşk sırların en güzeliydi.

Derken gökten kurtlu bir elma düştü.
Sonra toplum mühendislerinin, para sevenlerin, aklı evvellerin şapkadan çıkarttıkları Fabebook, virüs oldu, damarlarımıza girdi.
Bize sırla değil sanalla sallanmayı yakıştırdılar kötü rüyalarda.
O günden beri;
Kanla beraber facebook akıyor nabzımızda.
Ayan beyan ortalıktayız ve mahrem, ağzı açık bakıyor bize.
Taaccüp diyor eskiler buna.
Ve "Hayret".

Meğer asıl hayret gerilerde imiş.
Ve sonra aşık gençlerin kişisel bilgilerinde "ilişkisi var" yazmaya başladı.
"Seviyorum Ulen" naraları eşliğinde ilanlarla, davul zurna ile, çığırtkanlarla yaygaralar kopuverdi sıska bedenlerden, derin yalnızlıklardan.

Ayıp memleketi terk etmişti.

Uzaktan sevmek bizim işimiz melankolisi kuru gürültüler altında.
Şempanzelerin çığlıkları yetmezmiş gibi şimdi kim kimin kalbinde ise önce resmine "beğen" ekleyerek sağır sultana davetiye gönderiyor.
İşte diyor benim aşkım.

Bilmiyor ki aşk günyüzüne uğramaz.

Aşk bir ilan-ı harptir ve halkların gözlerine sermaye olmaya gelmez.
Oysa aşkın sırra kadem basan bir yanı vardır ve popüler kültürün poliüretan gençleri sırra ihanet ederek varlıklarını ve aşklarını ayaklar altına almaktadırlar.

Oysa.
Ben zemane veletlerini nasıl anlayayım gözlerimden Leyla vü Mecnun geçip Kerem ile Aslı ile söyleşirken?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 
 
Blogger Templates