Şöyle diyebilirim:
Sıkı, sıcak, samimi bir film ile yüz yüze gelmek isterseniz bu filmi kaçırmayın. Şiddet, görsel efektler ve ses ile beyninizde canlanan bir film değil bu; yüreğinize sesleniyor, diriliğini oradan alıyor, samimiyetini de. Filmin ilk karelerinde ekrana yansıyan kara tren üzerinizden geçmiş gibi hissediyorsunuz film sonunda. Canınız yanıyor. Gözünüz yaşarıyor. İnsani damarlarınız ayağa kalkıyor modern ekranlardan deforme olmuş samimiyete karşı. Tıpkı kitabı gibi filmi de yapışıyor yakalarımıza. Duygular şekle bürünüyor. Bir hâl oluyorsunuz, sonra başka bir hâl... Sonra "Mustafa Kutlu" diyorsunuz, "ellerine sağlık..."
Mesele şu şarkı azizim. Ses etme de dinle hele:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder