5 Kasım 2014 Çarşamba
Niyet Ettim Faydalı İşe
Bu bahçe süpürülecekse ben süpüreceğim.
Bu taşı taşımak benim işim.
Bu güneş bana.
Kılınacak namaz benim.
Yetimin başına konacak el bana ait.
Bir dosta yollanacak sıcacık ses beni bekliyor.
Hayra sıvanacaksa bu kol durmasın, hemen çeksin besmeleyi, çabucak tutsun işin ucundan, eğsin ıbrığın başını huzura, duaya koyulsun dudaklar...
Durmasın amel. Bir kuş heyecanıyla koşsun kalp. Bir taş konsun duvara. Dikenden sakınsın ayaklar. Herkes işine baksın.
Herkes bildiğini yapsın.
Herkes...
Anlatılır ki:
Eski zamanlarda bir gün adamın biri Padişah'ın huzuruna çıkmış ve arz etmiş:
- Padişahım, elimdeki ipi uzaktan atarak iğnenin deliğinden geçirebiliyorum.
- Göster bakalım, demiş Padişah.
Adam bir atmış ipi, tak diye geçirmiş iğnenin deliğinden. Herkes şaşkın!
Padişah buyurmuş:
- Bu adama bir kese altın, 10 tane de sopa!
Orada bulunanlar şaşkınlıkla bu ihsanın ardından bu cezanın sebebi hikmetini sual etmişler Padişah'a.
Padişah buyurmuş:
- Altın, herkesin yapamadığı bir işi yaptığı için, sopa ise hem dünyaya hem de ahirete faydası olmayan bir iş ile meşgul olduğu için!
Söylenir ki:
Niyet ettim Allah rızası için faydalı bir işe.
Bilinir ki:
"Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür.
Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür." (Zilzal)
Etiketler:
faydalı iş,
zilzal
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder